Sivilce, kıl köklerinin ve yağ bezlerinin (deri altındaki yağ üreten bezlerin) tıkanmasıyla sonuçlanan ve sivilcelere neden olan yaygın bir cilt durumudur. Yüz bölgesinde, kalça, sırt ve bacak arkalarında oluşan bu sivilceleri azaltmak mümkün. Bunun için en önemli konu hijyen.
Eğer vücut çok miktarda sebum üretiyorsa (cildi nemli tutan yağ), ölü deri hücreleri gözeneklerin içine sıkışabilir ve beyaz ya da siyah noktalara neden olabilir. Sivilcelerin önlenmesi için öncelikle cildin temiz olması, yüz bölgesinin makyaj ve kirden arındırılması; vücut için ise giyilen iç çamaşırı ve kıyafetlerin mümkünse cildin nefes almasını engellemeyen pamuklu kumaş olması tercih edilmelidir.
Sivilce, akne neden oluşur?
Yüzümüzde ve vücudumuzda sebum salgılayan yağ bezleri bulunur. Bu yağ bezleri, avuç içleri ve ayak tabanlarımız hariç, gözeneklerin içinde yer alır. Cilt hücreleri yenilenirken sürekli olarak büyüdüğünden, cildin dışında ölü hücrelerin dökülmesi beklenir. Ama bazen ölü hücreler dökülmez, gözeneklerin içinde kalırlar ve sebum ile birleşerek gözenekleri tıkarlar. Tıkanmış gözenekler de sivilce ya da akne olarak hayatımıza girerler.
Tabii ki sivilce oluşumunda payı olan bir çok diğer etkeni de unutmamak gerekir.
Giyindiğimiz kıyafetlerin vücudu tamamen sarması ya da spor sonrası hemen duş alamamak gibi, günlük hayatta dikkatimizi çekmeyen ama önemli etkenler de vardır.
Vücutta görülen hormonal değişiklikler yağ bezlerinin daha aktif şekilde çalışmalarına neden olur.
İlkbahar ve yaz aylarındaki sıcaklık ve nem, cildin yağ üretimini arttırır. Kış aylarında ise soğuk hava cildi kurutur, buna karşı cilt de korumaya geçerek, bunu engellemeye çalışır ve daha fazla yağ üretimine başlar.
Güneş cildimizi kurutur. Cildimiz de bunu dengelemek için daha fazla yağ üretmeye başlar.
Akne ve sivilceye meyilli bir cildiniz var ise, kullandığınız ürünün kesinlikle cilt tipinize uygun olması gerekir. Sivilceleri kuruturken cildin nem seviyesinin korunması önemlidir. Cildinizi nemlendirmeden kurutan ürünler, aşırı kurumaya karşı cildin yağ dengesini korumak için fazla yağ üretmesine neden olur.
Peki sivilce nasıl geçer?
Genel olarak hormonal dengesizlikler nedeniyle ortaya çıkan sivilce ve akne oluşumları medikal yöntemlerle tedavi edilmelidir. Bu lezyonlarla ilgilenilmediği zaman geri dönülmesi zor olan izler bırakabilir. Aknelerin ve sivilcelerin zaman içinde iyi huylu olup olamayacağı ya da kötüleşip kötüleşmeyeceğini başlarda tahmin etmek zordur. İlk çıkmaya başladığı anda tedavi yöntemleri uygulanarak kalıcı çözümler bulunabilir. Düzenli bir cilt bakım rutini sürdürmek, cildi temiz tutmanın ve T bölgesindeki fazla yağlardan arınmanın anahtarıdır.
Sivilcelerle uğraşırken önemli önlemlerden biri yatılan yerde kullanılan çarşafları haftada en az bir defa değiştirmektir. Cildi temiz tutmanın en kolay yöntemlerinden biri de budur. Sivilce oluşumuna daha müsait olan ciltler için ise kullanılan yastığın üstüne temiz bir el havlusu yayıp kullanılması doktorlar tarafından öneriliyor. Bu havluyu her gün değiştirmek ve yastık kılıfını da sıklıkla yenilemek sivilce oluşumunu engellemeye yardımcı olacaktır. Uzun saç kullananların ise gece uyurken saçlarını bağlaması tavsiye ediliyor. Böylelikle saçlar yanaklara temas etmeyecek ve bu bölgelerin hava alması kolaylaşacaktır.
Bir diğer önemli nokta ise yüze dokunmamaktır. Sivilce ve yağ bezesi oluşumunu engellemek için yüze dokunmaktan mümkün olduğunca kaçınılmalıdır. Elleri sık sık sabunla yıkamak gün içinde ellerde toplanan kirin, tozun ve yağın cilde geçmemesini sağlar, bakterileri ve mikropları da öldürerek sağlığı korur.
Kullanılması gereken yüz temizlik ürünlerine gelince; cildi tahriş etmeyen, kurutmayan ve yağlandırmayan bir yüz temizleme ürünü gereklidir. Bu ürünün öncelikli amacı da yanaklardaki kiri ve yağı uzaklaştırarak yüzü temizlemektir. Cilt bakım ürünleri söz konusu olduğunda, komedojenik olmayan – yani gözenekleri tıkamayan – ve cildi tahriş etmeyen temizleyici ve nemlendirici ürünler kullanmak gerekmektedir.
Yanakta çıkan sivilceler engellenemediğinde, sivilcenin üstüne makyaj yapılabilir fakat bu oldukça riskli bir şeydir. Sivilcenin üstünü kapatmak görünüş için yardımcı olabilir, ancak cildin hava almamasına ve sivilcenin büyümesine de sebep olabilir, bu durumda sivilceler uzun zaman boyunca geçmeyebilir.
Cilt üzerinde oluşan her sivilce ya da her akne oluşumu birbiriyle aynı özelliklerde olmayabilir. Farklı sivilce ve akneler çözüm odaklı medikal yöntemlerle de tedavi edilebilir.
Sivilce tedavisinde kullanılan medikal yöntemler birbirinden farklı özelliklerde olabilir.
Hydrafacial: Hyaluronik asit, antioksidan, peptid ve vitamin bileşenleriyle zenginleştirilmiş serumlarla cildin temizlenmesini sağlarken aynı zamanda nemlendirir ve sağlıklı görünmesine de katkı sağlar.
Altın İğne: Cilt üzerinde küçük deliklerle minik travmalar oluşturan, bu travmalarla elstin ve kolajen uyarımının yapılmasını sağlayan bir teknolojidir. Akne ve sivilce izlerine yönelik etkili bir tedavi yöntemidir.
Fraxel Lazer: FDA onaylı Fraxel Lazer uygulaması lazer enerji dalgalarıyla cildi gençleştirir, onarır ve yeni bir yüzey oluşumunu sağlar. Cildin en alt tabakalarına kadar inerek dermal seviyeyi onarır ve kolajen üretimini artırır. 3-4 seans uygulanan Fraxel lazer yöntemi ile sivilce ve akne izleri tamamen silinir. Cilt pürüzsüz ve genç görünüme sahip olur.
Medikal Ürünlerle Cilt Bakımı: Sivilce ve akne önleyici özelliğe sahip medikal ürünlerle yapılan cilt temizliği bakteri oluşumunun önüne geçmek , var olan bakterilerin oluşmasını ve yayılmasını durdurmaya yöneliktir.
Dermapen: Cilt üzerinde mikroskobik düzeyde yaralar oluşturarak cildin kolajen ve elastin üretimini tetikleyerek cildin sağlıklı ve pürüzsüz görünmesini sağlar.
Babyface : Bu uygulamada lazer ile mikro düzeyde kanallar açılarak özel içerikli ve bileşenli serumlar cilt altına verilir ve cildin içten yenilenmesi sağlanır. Cilt yüzeyine sürülen kremler ya da losyonlar belirli düzeye kadar emilirler. Ancak Baby face Thulium lazer ile sivilce ve akne izlerinin rengi açılır. Cildin bebeksi görünmesini sağlar.
Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz.